Kanser şüphesi bulunan tiroid nodüllerine gerçekleştirilen tanı yöntemi tiroid biyopsisi olarak tanımlanmaktadır. Ultrason eşliğinde veya ele gelen nodüller ile ultrasona gerek kalmadan biyopsi işlemi yapılabilmektedir. Tiroid nodülü kadınlarda daha çok görülmekte ve bazen bu nodüller iyi huylu olduğu için biyopsiye gerek duyulmamaktadır.
Tiroid ultrasonu sonucunda nodüllerin iyi ya da kötü huylu olduğu ile ilgili kesin bilgiler elde edilebilmektedir. Nodüller, ultrasonda şüpheli görünmesi halinde kesin tanı koymayı gerektirmektedir. Kesin tanı koyabilmek amacıyla tiroid biyopsisi işlemine başvurulmaktadır.
İnce iğne aspirasyon biyopsi yöntemi, ince iğneler yardımıyla mikroskop altında değerlendirilerek yapılan işlemdir. Bu işlem sayesinde hastadan kitle, diğer dokulara herhangi bir zarar verilmeden hızlı, güvenilir ve konforlu bir şekilde yapılmaktadır.
Biyopsi uygulaması, iyi huylu nodüllerin kötü huylu kötü huylu nodüllerin iyi olmasına herhangi bir etki etmemektedir. Bu biyopsi işlemi kanserli bir dokuyu tespit etmek için yeterli bir işlemdir ve tanısal doğruluğu oldukça yüksektir.
Vücudun pek çok bölgesinin fonksiyonunu düzenleyen tiroid bezi, güçlü bir hormon salgılayıcısıdır. Nefes borusunun ön kısmında yer alan bu bezin boyutu küçük olmasına rağmen salgıladığı hormonlar vücut için oldukça önemlidir. Tiroid hormonları; enerji metabolizması, büyüme ve gelişme ile ilgili büyük rol oynamaktadır.
Tiroid bezinin az veya aşırı hormon salgılaması vücuttaki organlara farklı şekilde etki etmektedir. Hormonlar az salgılandıkları zaman metabolizma yavaşlamakta ve buna bağlı olarak birçok rahatsızlık meydana gelmektedir. Bu rahatsızlıklar; unutkanlık, kilo alma, halsizlik ve uykuya eğilim olarak öne çıkmaktadır.
Tiroid bezi hormonunun aşırı salgılanması durumunda; saç dökülmesi, aşırı terleme ve kilo kayıpları görülmektedir. Tiroid bezi vücuda birçok fayda sağlamakta ve tiroid bozukluğu durumunda büyük sağlık sorunları ortaya çıkmaktadır.
Tiroid nodülü teşhisi ve sonrasındaki işlemler;
Tiroid bezi içerisinde yer alan kitleler tiroid nodülü olarak adlandırılmaktadır. Tiroid nodülleri, farklı büyüklükte ve yapıda olabilmekte ve bu nodüllerin birçoğu iyi huyludur. %5 ve %10 oranında kanser riski bulunan nodüllerin ayırt edilmesi ultrasonografi ve iğne aspirasyon yöntemiyle yapılmaktadır. Kansere neden olan bu tiroid nodüllerine erken teşhis koymak oldukça önemlidir.
Tiroid nodüllerinin taşıdığı riskler;
Tiroid nodüllerinin belirtileri;
Tiroid ultrasonografisi esnasında şüpheli gözüken tiroid nodülüne tiroid biyopsi uygulaması yapılmaktadır. Bu biyopsi yöntemleri içerisinde ince iğne aspirasyon işlemi bulunmaktadır. Bu yönteme ek olarak hastalığın sınıflandırılması amacıyla tiroid sintigrafisi de yapılan uygulamalardan bir tanesidir.
Tiroid nodüllerinin tedavi yöntemleri şöyledir;
Tiroid kanseri riskini artıran unsurlar;
İşlem aşamalarına geçmeden önce tiroid biyopsisi ile ilgili detaylı bigiler hastaya söylenmelidir. Daha sonra işlem sürecine geçilebilir;
Tiroid bezlerinin içerisinde kanser riski taşıyan nodüllere tanı koyulması amacıyla tiroid biyopsisi işlemleri gerçekleşmektedir. Bu süreçte nodüllerin iyi mi huylu mu yoksa kötü huylu mu olup olmadığı üzerine detaylı bir inceleme yapılmakta ve izlenecek yola karar verilmektedir. Bu biyopsi yöntemleri oldukça etkili bir görüntüleme tekniğidir.
Tiroid nodüllerinin birçoğu iyi huyludur ve sıkıntıya neden olmamaktadır. Fazla hormon üretmeyen ve herhangi bir sağlık problemi yaratmayan iyi nodüllere tedavi yapılmamaktadır. Tiroid nodüllerinin oluşum nedeni kesin olarak bilinmemekte ve birçok kişide ultrason incelemesiyle nodül tespit edilmektedir. Bu nodüllerin büyük bir kısmı fizik muayenede anlaşılamayacak derecede küçük boyutlara sahiptir.
Tiroid nodüllerinin kötü huylu olma olasılıkları %5 civarındadır. Nodüllere ait risk sınıflandırması ultrasonografi ile yapılmaktadır. Tiroid nodüllerine tiorid biyopsi uygulanması için risk durumuna bakılmaktadır. Riskli nodüller, sonografik yöntemlerle belirlese de nodüllerin riskli olup olmadığı kesin olarak biyopsi yöntemiyle bilinmektedir. Tiroid kanserlerinin çoğunluğu nodüller gibi tesadüfen tespit edilmektedir.
Biyopsi işlemlerinin her birisi hastalarda büyük bir endişeye sebep olmaktadır. Bunun endişenin nedeni; işlemle ilgili yetersiz bilgiye sahip olunmasıdır. Tiroid biyopsisi işlemi, kan alma ünitelerinde kullanılan iğneler ile yapılmakta ve sanılanın aksine ağrı durumları çok fazla yaşanmamaktadır. Yine de uygulamanın boyundan yapılması hastaların korku yaşamasına neden olabilmektedir. Tiroid Biyopsi işlemi öncesinde hasta şunları yapmalıdır;
Tiroid kanseri olasılığını artıran faktörler şunlardır;
Biyopsi uygulamalarında ultrason cihazları kullanılmakta ve bu cihazların kalitesi tiroid biyopsisi fiyatlarını etkilemektedir. Her bütçe için uygun içeriklere sahip olan biyopsi fiyatları, özel klinik ve hastanelerde yaptırılmaktadır. İşlemin yapılacağı merkezin koşulları ve uyguladığı maliyet prosedürü fiyat aralıklarını belirlemektedir.
Biyopsi işleminin fiyatlarını değiştirecek bir başka unsur parça alınacak nodül sayısıdır. Nodül sayısı biyopsi fiyatlarını artırabilmektedir. Biyopsinin fiyatlarına dair genel bir araştırma yapmak hem erken tanı için hem de fiyat bilgisi açısından oldukça önemlidir. Tiroid biyopsisi fiyatları ile ilgili detaylı bilgi alabilmek için uygulamanın gerçekleşeceği merkezle iletişime geçilmeli ve randevu alınmalıdır.
Biyopsi ile alınan parçalar patoloji laboratuvarında incelenir ve iyi huylu mu yoksa kötü huylu mu olduğu ile ilgili teşhis konulur. Tiroid biyopsisi sonucu negatifse ve hastada herhangi bir şikâyet yoksa tiroid nodülleri 6 ayda bir olacak şekilde kontrol edilmektedir. Ancak iyi huylu olan bu nodüller, belirli bir çapın üzerindeyse ve hızlı büyüme gösteriyorsa en kısa zamanda tedavi edilmelidir.
Tiroid biyopsi sonucunda şüpheli nodüllere rastlanıldığı zaman hemen ameliyat gibi bir durum söz konusu değildir. İnce iğne biyopsi ve kalın iğne biyopsi yöntemi kullanılarak bu nodüllere kesin tanı koyulmaktadır. Bu tanının koyulması gereksiz ameliyatların önlenmesine de büyük yarar sağlamaktadır. Eğer bu tanı ve teşhis yönteminde de yeterli sonuç alınamazsa ki bu çok nadir görülen bir durumdur o zaman cerrahi müdahale düşünülebilir.
İnce iğneli tiroid biyopsisi işlemi lokal anestezi eşliğinde yapılmakta ve acısız bir işlem olarak bilinmektedir. Hasta başını biraz geride hareketsiz bir şekilde tuttuğundan dolayı hafif ağrı durumları meydana gelebilir. Açık biyopsi işlemlerinde de hastaya genel anestezi verilmekte ve hasta herhangi bir acı hissetmemektedir.
Tiroid biyopsi işleminde kullanılan yöntemlerin her birisi son derecede güvenlidir. Ancak bu yöntemler içerisinde az da olsa risk bulunmaktadır. Bu riskler; kanama, enfeksiyon ve tiroid bölgesinin çevresinde hasar oluşmasıdır. Tiroid çevresinde hasar oluşması durumu diğer risklere göre daha az görülmektedir. Bu risklere ek olarak ince iğneli aspirasyon yöntemi, nodülün kanserli olup olmadığını net bir şekilde göstermeyebilir. Bu gibi bir risk ortaya çıkarsa kanserli nodülün kesin tanısını koyabilmek için tiroid biyopsisi işlemi tekrarlanmalıdır.
İnce iğneli aspirasyon biyopsisi sırasında hasta uyutulmamaktadır. Tiroid biyopsi işleminin yapılacağı bölgeye lokal anestezi uygulanmakta ve bölge uyuşturulmaktadır. Açık biyopsi uygulamasında hastaya genel anestezi verilmekte ve hasta uyutulmaktadır.
Tiroid biyopsisi işleminde kullanılan yöntemlerin ciddi bir yan etkisi yoktur. Ancak her tıbbi uygulamada olduğu gibi biyopsi işlemlerinde de ufak da olsa riskler bulunmaktadır. Biyopsi işlemi sonrasında enfeksiyon, kist formasyonu ve kanama gibi sorunlar olabilir. Ancak bu tarz komplikasyonların önlenebilmesi için biyopsi öncesinde gerekli önlemler alınmalıdır. Bunun için doktorun tavsiyeleri dinlenmeli ve işlemden önce yapılması gerekenler için hazırlık gerçekleştirilmelidir.
Tiroid biyopsi uygulaması esnasında hasta sırt üstü bir şekilde uzanmakta ve omuzlarının altına destekleyici bir yastık konulmaktadır. Cilt bir antiseptik yardımıyla temizlenir ve lokal anestezi uygulanır. Tiroid ince iğne biyopsi işleminde iğne, tiroid nodülünün içerisine yerleştirilmekte ve iğne hareket ettirilerek uygun doku örneği alınmaktadır.
İğnenin içeride kalması ve doku örneği toplaması toplam 10-15 saniye kadar sürmektedir. İğne çıkartıldıktan sonra kanama olmaması için cilde 3-5 dakika arasında baskı uygulanmaktadır. Nodül boyutu ve nodül sayısına göre birden fazla tiroid biyopsisi işlemi yapılabilir. Bu işlemlerin süresi toplam olarak 5-10 dakika içerisinde tamamlanmaktadır.